2025 yılı, piyasalarda olumlu bir başlangıç yapma potansiyeli taşıyor. 2024 yılını dalgalı bir seyirle tamamlayan piyasalar, TCMB’nin faiz indirimleri ve enflasyon projeksiyonları ile yatırımcıların dikkatini çekiyor. TCMB, 22 ay aradan sonra politika faizini 250 baz puan indirdi ve bu durum Borsa İstanbul’da yükseliş, tahvil faiz oranlarında düşüş ve döviz kurlarında yatay seyir ile karşılık buldu.
TCMB’nin toplantı metnindeki enflasyona yönelik ifadeler, ileriye yönelik projeksiyonlar açısından olumlu algılandı. Enflasyonda düşüş öngörüleri, faizdeki indirimlerin devam edeceği beklentilerini güçlendirdi. Ancak, enflasyonun seyri asıl belirleyici faktör olarak öne çıkıyor. Piyasaların sadece faiz üzerinden fiyatlama yapmadığı da unutulmamalı.
2024 yılı, hem borsa hem de reel ekonomi için zor bir yıl oldu. Enflasyonda hedeflenen noktalara inilemedi ve büyüme oranı geriledi. Enflasyonun yılı yüzde 45 civarında kapatacağı varsayıldığında, borsadaki getiri enflasyonun altında kalırken reel olarak kayıplar yaşandı. Gram altın, mevduat faizi ve kripto paralar dışında enflasyonu yenen yatırım aracı çıkmadı.
Dış piyasalardaki gelişmeler de 2025’in zor bir yıl olacağını gösteriyor. ABD’nin yeni başkanı Trump’ın icraatları ve ABD Merkez Bankası’nın para politikası, içeride ise TCMB’nin faiz kararları ve Suriye konusu öncelikli gündem maddeleri arasında yer alıyor. Türkiye, Suriye’nin imarı noktasında avantajlı ülkelerden biri olarak görülüyor.
2025 yılı için bir diğer önemli konu, tasarrufların nereye evrileceğidir. Faizlerin düşmesi ve kur korumalı mevduatın sonlanması, tasarrufların konumlanacağı alanları daha da ciddileştiriyor. 2024 yılında yüksek faiz nedeniyle yerli ve yabancı yatırımcılar borsaya ilgi göstermedi. Ancak, faizlerin gevşemesiyle birlikte 2025 yılında borsa yeniden ilgi çekebilir.
“Büyük para haklıdır” sözü, borsa için daha iyimser bir bakış açısı sunuyor. Faizlerin düşmesi, ekonomideki büyüme öngörülerini artıracak ve bu da şirket bilançolarının kârlılığını olumlu etkileyecektir. Eğer tahminler doğru çıkarsa, şirketlerde kârlılık artışı gözlemlenecektir.
Borsada tepki yükselişi devam ediyor. İlk destek 9.900 olarak belirlenirken, bu seviyenin üzerinde çıkışın devam etmesi bekleniyor. Aksi takdirde, 9.700 ve 9.560 sonraki destek noktaları olarak öne çıkıyor. İlk dirençler ise 10.150 ve 10.276 seviyelerinde. 10.276 seviyesine yaklaşıldıkça kâr satışları görülebilir.
Çıkışın zirve seviyesine ulaşması için bu direnç noktasının geçilmesi gerekecek. Bu durumda 11.000’li seviyeler gündeme gelebilir. Endekste çıkış hareketi devam etmekle birlikte, direnç seviyelerinde satış denemeleri görülebilir.
Dış piyasalar, 20 Ocak’ta göreve başlayacak olan Trump’ı bekliyor. Trump’ın icraatları merakla izlenirken, Suriye, Ortadoğu ve Ukrayna konularındaki tutumu belirsizliğini koruyor. Gümrük vergilerinin artırılması ve korumacı politikalar, ekonomiye yönelik önemli gelişmeler arasında yer alıyor.
Fed’in faiz politikası da yatırımcıların dikkatle takip ettiği bir diğer konu. Fed’in faiz kararları, Trump’ın ekonomiye yönelik icraatları ile şekillenecek gibi görünüyor. Ekonomide büyüme öngörüleri ve enflasyonun seyri, piyasalarda önemli bir yer tutuyor.