MHP Genel Başkan Yardımcısı Semih Yalçın, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun tutuklanması ve CHP'li belediyelere yapılan operasyonların ardından önemli açıklamalarda bulundu. Yalçın, CHP'nin içindeki dalgalanmaların ve aceleci cumhurbaşkanı adaylığı tespitinin, partinin üzerindeki vesayeti artırdığını belirtti. Bu durum, CHP'nin güvenilirliğini sorgulatan derin şüphelere yol açtı.
Semih Yalçın, CHP yönetiminin, Türkiye seçimlerinin ardından durduk yerde bir seçim ve cumhurbaşkanı adaylığı meselesi çıkardığını ifade etti. Bu durum, partinin içindeki huzursuzlukları artırmış ve kamuoyunda olumsuz bir algı yaratmıştır. Yalçın, “Yangından mal kaçırmak istercesine cumhurbaşkanı adayı tespitinde acele etmek, sadece parti üzerindeki vesayetin gölgesini koyulaştırmakla kalmamış, aynı zamanda derin şüpheleri CHP'nin üzerine çekmiştir.” dedi.
Bu açıklamalar, CHP'nin yönetim anlayışını sorgulatan bir çerçeve sunmaktadır. Yalçın, CHP'nin bu tutumunun, belediyeler dâhil olmak üzere tüm örgütlerine de olumsuz etkiler yarattığını belirtti. “CHP'nin üzerine vesayet gölgesi, belediyeler dâhil, bütün örgütlerine de şaibe ateşi düşmüştür.” ifadesi, partinin geleceği açısından kaygı verici bir durumu işaret etmektedir.
Yalçın, CHP'nin önünde zorlu bir süreç olduğunu vurguladı. “Bugünden itibaren, CHP'yi yaman bir demokrasi ve hukuk imtihanı beklemektedir.” diyerek, partinin bu süreçte nasıl bir tutum sergilemesi gerektiğine dikkat çekti. CHP yönetiminden beklenenin, soğukkanlı ve demokrat bir yaklaşım sergilemek olduğunu ifade etti.
Yalçın, Genel Başkan Devlet Bahçeli'nin de belirttiği gibi, CHP'nin yargı kararlarına saygılı olması gerektiğini vurguladı. “CHP, yargı kararlarına saygılı olmak zorundadır.” ifadesi, partinin hukuk devleti anlayışına ne denli önem vermesi gerektiğini ortaya koymaktadır. Bu durum, CHP'nin gelecekteki politikalarını da şekillendirecek bir unsur olarak öne çıkmaktadır.