Sağlık Bakanlığı'ndan Sülükle Tedavi Eğitimi: Sertifika ve Eleştiriler
Sağlık Bakanlığı'ndan Sülükle Tedavi Eğitimi: Sertifika ve Eleştiriler
Giderek sorun yumağına dönüşen sağlık sistemine çare aranırken, Sağlık Bakanlığı, bilimsel yönü olmayan sülükle tedavinin yaygınlaşması için adeta seferber oldu. Bakanlık, ‘Steril Tıbbi Sülük Yetiştiriciliği Eğitimi’ adı altında internet yoluyla uzaktan eğitim başlatan Fırat Üniversitesi’nin kurs duyurusunu Türkiye genelindeki sağlık kurumlarına duyurdu. Bu durum, sağlık alanında tartışmalara yol açtı.
Eğitim Detayları ve Ücretler
Fırat Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi tarafından düzenlenen sülük eğitimine ilişkin afiş ve bilgilendirme yazısı, aile sağlığı merkezleri de dahil olmak üzere sağlık kurumlarına gönderildi. Eğitimin 15-19 Şubat tarihleri arasında internet üzerinden online olarak yapılacağı belirtildi. Kursa katılacaklardan 13 bin 500 TL eğitim ücreti alınacağı ve sertifika verileceği bilgileri yer aldı.
Eğitimin amacı, tıbbi sülük yetiştirme konusunda teorik bilgi ve pratik beceriler kazandırmak olarak açıklandı. Ancak, üretimin yanı sıra sülüklerin ‘tıbbi uygulamalarda’ nasıl kullanılacağına dair temel bilgilerin de verileceği bildirildi. Bu durum, eğitim alanında yeterliliklerin sorgulanmasına neden oldu.
Ön Koşul Yok, Eleştiriler Var
Eğitime katılacaklarda ‘eğitim seviyesi’ dahil hiçbir ön koşul aranmadığı belirtilirken, “Bununla birlikte biyoloji, tarım veya sağlık alanlarındaki temel bilgilere sahip olmaları önerilir” ifadesi yer aldı. Bu durum, sağlık okur yazarlığı olmayan kişilerin de eğitime katılabilmesi anlamına geliyor.
CHP Balıkesir eski Milletvekili Dr. Fikret Şahin, sülük yetiştiriciliği ve sülükleri sağlık uygulamalarında kullanacak kişilerde herhangi bir eğitimin aranmıyor olmasının çok ciddi sorunlara yol açacağı uyarısında bulundu. Dr. Şahin, “Kurs sonrası isteyen herkese insan üzerinde tıbbi sülük uygulaması yapmalarına izin veren sertifika veriliyormuş” dedi.
Sağlık Uygulamalarında Yetki Sorunu
Dr. Şahin, insan vücudu üzerinde müdahale etme yetkisinin sadece hekimlere ait olduğunu vurguladı. Bu durum, sağlık alanında etik ve güvenlik sorunlarını gündeme getiriyor. Sülük tedavisinin bilimsel bir temeli olmadığı eleştirileri de artış gösteriyor.
Sağlık Bakanlığı’nın bu tür bir eğitime destek vermesi, birçok uzman tarafından kabul edilemez olarak değerlendiriliyor. Sülükle tedavi, geleneksel tıbbın bir parçası olarak görülse de, modern tıpta yeri olmayan bir uygulama olarak eleştiriliyor. Bu durum, sağlık sisteminin güvenilirliğini sorgulatıyor.