Türkiye-AB İlişkilerinde Yeni Bir Dönem: Hakan Fidan'ın Vurguları

Türkiye-AB İlişkilerinde Yeni Bir Dönem: Hakan Fidan'ın Vurguları

Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Türkiye-Avrupa Birliği (AB) ilişkilerinin eski Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy öncesi çizgiye dönmesi gerektiğini vurguladı. Fidan, Türkiye'nin Avrupa ile birleşmesinin, daha etkin bir bölgesel güç oluşturma açısından önemli olduğunu belirtti. Bu bağlamda, Türkiye-AB ilişkileri hakkında Fransız televizyonu France 24'e değerlendirmelerde bulundu.

Türkiye-AB İlişkilerinin Tarihsel Arka Planı

Fidan, Türkiye ve Avrupa'nın, özellikle Türkiye ve Fransa'nın Sarkozy öncesi çizgiye dönmesi gerektiğini ifade etti. Sarkozy dönemine kadar, Avrupa'nın iki büyük ülkesi olan Almanya ve Fransa'nın siyasi liderleri, Türkiye'nin AB üyeliğini stratejik bir adım olarak görüyordu. Ancak Sarkozy döneminde, Türkiye'nin üyeliği iç siyasetin bir parçası haline geldi.

Bu süreçte, Türkiye'ye kimlik siyaseti merceğinden bakılmaya başlandığını belirten Fidan, Avrupa'nın güvenliğinin güçlendirilmesine yönelik iki farklı yaklaşımın varlığını vurguladı. İlk yaklaşım, Avrupa'nın Türkiye'yi de içine alarak jeostratejik bir tutum sergilemesi gerektiğidir. Bu sayede Avrupa, uluslararası kaosa ve jeopolitik risklere karşı daha dirençli hale gelebilir.

Güvenlik ve Bağımlılık Sorunları

Fidan, Avrupa'nın güvenliği için 'diğer aktörlere çok bağımlı' kalmasının ikinci bir yaklaşım olduğunu kaydetti. Bu durum, Avrupa'nın kendi güvenliğini sağlama konusunda zayıf kalmasına neden olmaktadır. Fidan, Türkiye'nin 2007 veya 2008'de AB'ye üye olmasının, o dönemdeki koşulların daha uygun olduğunu belirtti.

'O zamanlar altın zamanlardı' diyen Fidan, Türkiye'ye net bir yol haritası verildiğinde, AB reformlarının yolda olduğunu ve başka hiçbir uluslararası aktörün Türkiye'yi tehdit etmediğini ifade etti. Ancak daha sonra Türkiye'nin üyeliği, Avrupa siyasetinin içindeki kimlik siyaseti tartışmasının bir parçası haline geldi.

Yeni Bir Üyelik Süreci Önerisi

Fidan, bu durumun değiştirilmesi gerektiğini vurgulayarak, 'Tekrar Sarkozy öncesi çizgiye geri dönmek zorundayız' dedi. Dolayısıyla liyakate dayalı bir üyelik yolu açılması gerektiğini belirtti. Türkiye'nin bölgede daha etkili bir güç oluşturmak için Avrupa ile birleşmesi gerektiğini ifade etti.

AB Komisyonu Başkanı Ursula von der Leyen'in Ankara ziyaretine de değinen Fidan, Türkiye-AB arasındaki üst düzey siyasi diyaloğun başlamasına ilişkin olumlu izlenimlere sahip olduklarını belirtti. Cumhurbaşkanı'nın da bu yönde ilerlemeye istekli olduğunu ifade etti.